Gebelikte Kansızlığın 10 Belirtisi
Gebelikte kansızlık (anemi), anne ve bebek sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir. Kansızlığın 10 önemli belirtisi, risk faktörleri ve alınması gereken önlemler hakkında detaylı bilgiler.
Editors
Gebelikte Kansızlığın 10 Belirtisi
İYİ PSİKOLOG / TÜRKİYE
Hamilelik sürecinde vücut önemli değişiklikler geçirirken, kan hacmi yaklaşık %20-30 oranında artar. Bu durum, vücudun hemoglobin üretimi için daha fazla demir ve vitamine ihtiyaç duymasına yol açar. Ancak birçok anne adayı, özellikle ikinci ve üçüncü trimesterde, gerekli demiri yeterli seviyede alamaz. Sonuç olarak kansızlık yani anemi gelişebilir ve bu durum hem anne hem de bebek sağlığı açısından ciddi riskler taşıyabilir.
Kansızlık Anne ve Bebek İçin Tehlikeli Olabilir
Kansızlık, hem annenin sağlığını hem de bebeğin gelişimini olumsuz etkileyebilir. Memorial Antalya Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Op. Dr. Timur Uğurlu, gebelikte kansızlığın tehlikelerini ve tedavi yöntemlerini anlattı. Kansızlığın erken doğum, doğum sonrası kanama ve hatta anne yaşamının kaybı gibi ciddi sonuçlara yol açabileceğini belirten Uğurlu, bu duruma karşı demir, folik asit ve B12 vitamini desteğinin önemine dikkat çekiyor.
Gebelikte Kansızlığın 10 Belirtisi
-
Yorgunluk ve halsizlik
-
Üşüme
-
Nefes darlığı
-
Baş dönmesi veya güçsüzlük
-
Hızlı kalp atışı
-
Baş ağrısı
-
Soluk ve kuru cilt
-
Cildin kolayca morarması
-
Dil ağrısı
-
Huzursuz bacak sendromu
Anne Adaylarının Yarısından Fazlası Kansızlıkla Karşı Karşıya
Gelişmekte olan ülkelerde gebelikte kansızlık görülme oranı %50’yi aşarken, anne ölümlerinin %40-60’ı kansızlığa bağlı olarak gelişebiliyor. Kansızlık en sık demir ve folik asit eksikliği nedeniyle ortaya çıkarken, B12 vitamini eksikliği de bu soruna neden olabiliyor.
Gebelikte Kansızlık Riskini Artıran Faktörler
-
İki gebelik arasında kısa süre olması
-
Çoğul gebelik durumu
-
Sabah bulantıları nedeniyle sık kusma
-
Demir açısından zengin yiyeceklerin yeterince tüketilmemesi
-
Gebelik öncesinde yoğun adet kanaması yaşanması
-
Anemi geçmişinin bulunması
Gebelikte Demir Takviyesi Şart
Hamilelik sürecinde kan hacminin artması, fetüs ve plasentanın ihtiyaçları nedeniyle anne adayının günlük demir gereksinimini artırır. Bu ihtiyaç, gebelik öncesine kıyasla iki katına çıkar. Gıdalardan alınan demirin yalnızca %10’u vücut tarafından emilebildiği için, hamilelikte ekstra demir takviyesi almak zorunlu hale gelir. Kansızlık olmayan anne adayları için günlük 60 mg demir yeterliyken, anemik gebelerde bu doz 100 mg ve üzerine çıkabilir.
Folik Asit Eksikliği Erken Doğuma Neden Olabilir
Gebelik sürecinde folik asit eksikliği, bebekte yarık dudak-damak, spina bifida gibi doğumsal anormalliklere yol açabilir. Ayrıca erken doğum riskini artıran bu durumun önlenmesi için, gebelik öncesinde ve hamilelik sürecinde folik asit açısından zengin besinlerin tüketilmesi gereklidir. Ispanak, brokoli ve brüksel lahanası gibi sebzeler folik asit bakımından oldukça zengindir. Ancak pişirme işlemi sırasında folik asit miktarında azalma olabileceği unutulmamalıdır. Gebelik öncesinde günlük 400 mikrogram, belirgin eksiklik durumunda ise 5 mg folik asit önerilmektedir.
B12 Eksikliği Kısırlık ve Sinir Sistemi Problemlerine Yol Açabilir
Hamilelik sürecinde fetüsün artan ihtiyacı nedeniyle annede B12 vitamini eksikliği oluşabilir. Özellikle vejetaryenler, sigara içenler ve doğum kontrol hapı kullananlarda B12 eksikliği riski daha yüksektir. B12 vitamini eksikliğinde el ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma, halsizlik ve konsantrasyon güçlüğü gibi belirtiler görülebilir. Bebeklerde ise doğum sonrası büyüme-gelişme geriliği ve anemi riski ortaya çıkabilir. B12 vitamini hayvansal gıdalarda yüksek miktarda bulunduğu için, gerekli durumlarda ağız yoluyla veya enjeksiyon şeklinde B12 takviyesi alınmalıdır.
