RAMAZAN AYINDA BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZİ PROTEİN TÜKETEREK DESTEKLEYİN

Tavuk ve hindi etinin özellikle göğüs kısmının B6 vitamininden zengin olduğu biliniyor.

RAMAZAN AYINDA BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİZİ PROTEİN TÜKETEREK DESTEKLEYİN


Tavuk ve hindi eti, vücut tarafından rahatlıkla sindirilip, kaslarımızın güçlü olmasını sağlarken alınan besinleri enerjiye ve vücudun ihtiyacı olan diğer öğelere çevirmede büyük önem taşıyan enzim aktivitelerini destekleyen B6 ve B12 vitaminleri açısından son derece zengin.

Diyetisyen Canan Aksoy, “Beyaz et içerdiği yüksek protein sayesinde bağışıklık sisteminin güçlü olması için en önemli besin öğelerinden biridir. Bağışıklık sisteminin en önemli oyuncularının yapıtaşını proteinler oluşturur. Beyaz et protein içeriğinin yanı sıra içerdiği vitamin ve mineraller sayesinde de sağlıklı ve dengeli bir beslenme için vazgeçilemez bir besin çeşididir" diyor.

Aksoy, ramazan ayıyla birlikte değişecek beslenme düzenine bağlı olarak vücudun dengesini koruyacak ve bağışıklık sistemini güçlendirecek önerilerini de paylaştı.

Özellikle sahur ile iftar arasındaki sürenin 14 saate vardığı bu dönemde oruç tutanları sağlıklı beslenmeden taviz vermemeleri konusunda uyaran Diyetisyen Canan Aksoy, Ramazan dönemini sağlıklı bir şekilde geçirmek için iftar menülerinde protein alımının önemine dikkat çekti. Suyun önemine de vurgu yapan Aksoy, “İftarı açarken bir bardak su içmek gün boyu susuz kalan bünyemiz için en sağlıklı seçim olacaktır. Gün boyu aç kalındığı için beyin ve vücut hızlıca yemeğe geçme eğiliminde oluyor ancak bu çok sağlıklı değil. Yemeğe bir kâse çorba veya bir parça iftariyelik ile başladıktan sonra mide ve sindirim sistemine çalışması için biraz zaman tanımamız gerekiyor. İftarda sabırlı olmak, besinlerini iyice çiğneyerek ve yavaş yavaş yemek çok daha sağlıklı” dedi.

Diyetisyen Canan Aksoy, ramazan boyunca iki öğüne düşen beslenme düzeninde vücudun makro ve mikro besin öğelerini karşılayacak şekilde beslenmek gerektiğine dikkat çekerek, bunun ancak az yağlı ve kaliteli protein kaynaklarının tercih edilmesiyle gerçekleşebileceğine dikkat çekti.

Öte yandan vücudumuzun kendisine zarar verecek yabancı maddelere karşı savaşma yeteneğine sahip olduğunu söyleyen Diyetisyen Canan Aksoy, çevremizde bizim için zararlı olan binlerce çeşit mikrop olduğunu ve vücudumuzun bu mikroplara geçit vermemek için güçlü bir bağışıklık sistemine ihtiyacı olduğunu dile getirdi.

Paketlenmiş gıda tüketimi önemli

Gıda güvenliği konusunda paketli ürünlerin ve bilinen markaların tercih edilmesi gerektiğini belirten Aksoy “Paketlenmiş olarak satışa sunulan ürünler, bireysel temastan daha iyi korundukları için, açıkta satılanlara göre çok daha güvenlidir. Son genelge ile ekmeğin bile ambalaj içinde satışının ön plana çıktığını, buradan da tekrar hatırlatmak isterim. Özelikle et, tavuk ve hindi gibi ürünlerde, paketlenmiş ürünleri tercih ederek eve taşınma sürecinde çapraz bulaşma riskini de ortadan kaldırmış oluyoruz. Eve getirdiğiniz ürünleri eğer kısa bir süre içerisinde tüketecekseniz buzdolabında, daha uzun bir süre sonra kullanmayı düşünüyorsanız dondurucuda saklayın. Taze tavuk ve hindi ürünleri buzdolabında son kullanma tarihlerine kadar, -18 C dereceki dondurucuda ise 1 ay saklanabilir. Piliç etinin pişirilmeden önce yıkanması şart değil ancak iç sıcaklığı en az 72-74 derece olacak şekilde pişirilmesi gerekir” dedi. Yemeğin piştikten en fazla 2 saat sonra buzdolabına kaldırılması gerektiğini belirten Aksoy, ısıtırken de sadece yenecek miktarın ısıtılması gerektiğinin altını çiziyor.

Beyaz et protein deposudur

Beyaz et sınıfına giren hindi ve tavuk etinin protein açısından oldukça zengin kaynaklar olduğunu söyleyen Canan Aksoy, 100 gram hindi göğüs etinin yaklaşık 25 gram, 100 gram tavuk göğüs eti ise 22 gram protein içerdiğini dile getirdi. Proteinler vücudumuzdaki tüm hücreler için yapıtaşıdır bu yüzden de güçlü kaslar, güçlü bir bağışıklık sistemi, büyüme- gelişme ve hücrelerimizin tamiri için yeterli ve kaliteli protein alımı çok önemlidir.

Sağlıklı beslenme önerilerinde kaliteli hayvansal protein kaynakları arasında yer alan tavuk ve hindi eti, besin öğeleri açısından değerlendirildiğinde kırmızı ete göre daha az yağ, doymuş yağ içeriyor. Tavuk ve hindi eti, vücut tarafından rahatlıkla sindirilip, güçlü olmasını sağlarken alınan besinleri enerjiye ve vücudun ihtiyacı olan diğer öğelere çevirmede büyük önem taşıyan enzim aktivitelerini destekleyen B6 ve B12 vitaminleri açısından son derece zengin. Öte yandan beyaz et içerdiği proteinin yanı sıra, içerdiği demir, çinko, selenyum, B12, B6 gibi vitamin ve mineraller açısından da bağışıklık sistemimiz üzerinde etkilidir. Demir oksijen taşıyan hemoglobinin yapısına girerek bağışıklık sistemimize katkıda bulunur.

Tavuk ve hindi göğsü B6 vitamini deposudur

Tavuk ve hindi etinin özellikle göğüs kısmının B6 vitamininden zengin olduğuna dikkat çeken Aksoy, “Çinko, beyaz kan hücrelerimizin yapısına girerek bağışıklık yanıtımızı artırır. Selenyum, glutatyon yapısına girerek bağışıklık sistemimize katkıda bulunur. Evde izole bir hayat sürdüğümüz bu günlerde beden sağlığımız kadar, ruh sağlığımızı da korumak önemli. Beynimiz güldüğümüz zaman mutluluk hormonu salgılar hatta sahte bir gülüşü gerçek bir gülüşten ayırt edemez beynimiz. Mutluluk hormonun artırmanın bir diğer yolu da triptofan aminoasidinden zengin beslenmektir. Tavuk ve hindi, özellikle hindi eti bilinen en iyi triptofan kaynağıdır. Yeterli ve dengeli beslenmenin pek çok bileşeni vardır. Sağlıklı ve dengeli beslenmek için 50’den fazla besin öğesini günlük olarak almamız gerekir” diyerek beyaz et tüketmenin önemine dikkat çekti.