İştahsızlık ve Beslenme
Beslenmek fizyolojik bir gereksinimdir
İştahsızlık ve Beslenme
COCUKDOKTORU.NET / İZMİR
İştah, beynimizde hipotalamusdaki acıkma ve doyma merkezinden kontrol edilir. Bir çok faktör bu merkeze etki eder. Her yaşa uygun salgılanan hormonlar, midenin boşalması, kan şekerinin düşmesi, mide- barsak ve safra kesesinin salgılarının artması gibi organlardan gelen iç uyaranlar yanısıra yiyeceklerin görülmesi, kokularının duyulması, yiyeceklerden bahsedilmesi de yeme isteğini uyarır veya baskılarlar. Bunların yanısıra içinde bulununlan öfke, üzüntü, neşe, mutluluk gibi duygusal durumlar, o yiyecekle ilgili daha önceki deneyimler ve hastalık sağlık hali de yeme isteğini düzenler. Yani duyusal ve duygusal uyaranlar da daha önceki deneyimlerin etkisi altında şekillenirler.
O halde yeme sorunlarını organik ve psikolojik olarak ayırabileceğimiz gibi vücut ve vücut dışı kaynaklı olarak da ayırabiliriz. Genel olarak da vücut kaynaklı sorunların organik, vücut dışı sorunların da psikolojik ve davranışsal olduğunu söyleyebiliriz. Sorunun doğru tanımlanması çözümünü de kolaylaştıracağı için bu sınıflama önemlidir.
Vücut Kaynaklı Sebepler:
Yeterli bir yeme ve beslenme fonksiyonu için önce sağlıklı bir sindirim sistemi gereklidir. Sindirim sistemimiz ağızdan başlar ve dışkılama fonksiyonu ile son bulur. Bu güzergahta bulunan tüm organlarla ilgili sorunlar yeme ve iştahı etkileyebilir.
- Ağız ve boğazla ilgili sorunlar, yaraların olması
- Dişlerle ilgili sorunlar: Bebeklerde diş çıkarma aşaması, daha büyük çocuklarda ve yetişkinlerde çürükler ve diş eksiklikleri. Alt üst çene kapanma bozuklukları.
- Çiğneme ve yutma bozuklukları.
- Yemek borusu darlıkları, hareket bozuklukları.
- Mideden yemek borusuna olan geri kaçaklar, reflü sorunu.
- Mide hastalıkları, gastrit, ülser gibi hastalıklar.
- Barsaklarda işlev bozuklukları, emilim, pankreas ve safra kesesi sorunları.
- Barsak hareker bozuklukları, kabızlıklar.
İştah ve beslenme işlevi ile ilgili kontrol edici ve yardımci sistemlerin sorunları.
- Solunum zorlukları: Vücuda alınan oksijen yeterli değilse ne tat ve koku alma duyumuz, ne çiğneme kasları, ne de mide ve barsaklarımız yeterli çalışabilir. Çünkü bütün hücrelerin yeterli oksijen alması ile çalışmaları mümkündür. Yeterli oksijen yoksa vücut hangi işi yapıyorsa yapsın çabuk yorulacaktır.
Yeme, çiğneme sırasında rahat nefes almayı engelleyen burun tıkanıklıkları genellikle bebek ve çocukları zorlar. Akciğer ve solunum kapasitesini kısıtlayan bronşit astım gibi hastalıklar da öğünün bitirilmesini zorlar.
- Kalp ve dolaşım sistemi ile ilgili sorunlar: Doğuştan ve ya sonradan edinilen kalp hastalığı, kalp yetersizliği olan bebekler, çocuklar ve yetişkinler vücut sistemlerine yeterli kan ve dolayısıyla gerekli enerji verici maddeler ve oksijen pompalanamadığı için çabuk yorulurlar. Bu tür çocukların büyüme ve gelişmeleri de yaşıtlarından geri kalabilir. Bunlar önlerine konulan öğünü bitirmekte zorlanırlar.
- Kan Hastalıkları: Vücutta yeterli kan bulunmaması da aynı mekanizma ile beslenmeyi zorlayabilir. Kansızlığa yol açan sorun aynı zamanda vücüda alınan diğer minerallerin de yetersizliğine yol açabileceği için vitamin ve mineraller ile protein ve kalori yetersizliğinin olması da muhtemeldir.
- Merkezi Sinir sistemi Hastalıkları: Beyin felci olan bir çocuk ve ya yetişkin kendi başına hareket ederek besine ulaşamaz, kendi kendine yiyip içemez. Bunun yanı sıra çiğneme ve yutma kasları da yeterli çalışmayabilir. Bu durumda beslenmek için sürekli bir başka kişiye bağımlı olur. Bu da beslenmesini geciktirebilir ve zorlaştırabilir. Hareket kusuru olmayıp akıl kusuru olan hastalar kendi başlarına yiyebilecek durumda olsalar da doğru yiyeceği doğru zamanda yeterince yemeyi başaramayabilirler ve yine bir başkası taarafından yiyeceklerinin hazırlanıp gözetilmeleri gerekir.
- Kas Hastalıkları: Çizgili veya düz kasları tutan seyrek görülen hastalıklar da solunum ve beslenmeyi bozabilirler.
Vücutla ilgili anlatılan bu durumlar toplumda iştahsızlık ve beslenme zorluğu yakınması olan kişilerin çoğunluğunda olmayan sorunlardır. Özellikle sadece iştahsızlık şikayeti olanlarda altta yatan sebep organik olmaktan daha çok psikolojik ve davranışsaldır
İştah ve beslenme ile ilgili vücut dışı, organik olmayan sebepler:
- Depresyon
- Bakım bilgisi eksiklikleri
- Ekonomik yetersizlik
Beslenmek fizyolojik bir gereksinimdir. Yani yaşamın en temel gereksinimidir. Zeki ve sosyal canlılar olmamız sebebiyle her yaşamsal işlevimiz içinde bulunduğumuz ailenin ve toplumun ekonomik ve sosyokültürel özelliklerinden etkilenir. Beslenme ve iştahımız da ailemizin besin temin etme gücü, besinleri hazırlama ve sunma bilgi ve becerisi ve o toplumun genel beslenme alışkanlıkları ile içinde yaşadığımız iklim ve coğrafyaya göre şekillenir. Yaşadıkça biriktirdiğimiz bilgi ve deneyimler bizim kişişel tercih ve zevklerimizi oluştururlar. Bu tercih ve zevklerimiz tüm yaşamsal hareketlerimizde etkili olurlar.